
Gerek iş hayatı, gerek okul ve günlük dertler hayatı öyle stresli hale getiriyor ki, insanlar gülmeyi, gülümsemeyi arar hale geliyor. Buna rağmen, gülmekten ve kahkahadan vazgeçmemek gerekiyor çünkü belki de sağlığımız için en iyi ilaçlardan birisi bu.
Gülmek ve kahkaha atmak insanlar için yemek, içmek kadar temel bir gereksinim ve bu yüzden yüzyıllardır çeşitli vasıtalarla mizah anlayışları geliştirildi. Kahkaha atmak, sadece mental olarak da iyi gelmiyor, aynı zamanda doğrudan vücudumuzun işleyişine de etki ediyor. Örneğin yapılan araştırmalara göre gülmek kan dolaşımını artırıyor ve bağışıklık sistemini de güçlendirerek vücudumuzun güçlü hale gelmesini sağlıyor. Dolayısıyla karşımıza ileride çıkacak olan hastalıkları erkenden önlüyor.
Kahkaha için bir nevi tedavi metodu da diyebiliriz çünkü hipertansiyon, artrit, felç, kalp hastalıkları, ülser ve diyabet gibi korkulan sorunların riskini azaltıyor. Üstelik insanı rahatlatıyor ve stresten, depresyondan da uzak tutuyor. Gülen insanın sadece yüz ifadesi değişmiyor, aynı zamanda vücutta kimyasal tepkimeler doğuyor. BU şekilde yararlı hormonlar ve serbest enzimler salgılanıyor.
Her şey bir yana, gülmek adeta masaj etkisi görüyor ve solunum, karın, sırt, bacak ve yüz kasları için egzersiz görevi yapıyor. Aynı zamanda bağırsak ve iç organları çalıştırıyor, karın kaslarını güçlendiriyor.
Kısaca özetlemek gerekirse, gülmek bir ihtiyaçtan çok daha ötesi ve hem beyne, hem de vücuda çok iyi gelen bir “gıda”.