Bazen aktığımız gibi durulmayışımızın boz-bulanık sellere dönüşmesi duygu ve düşünceleri kirleterek yıkıyor ve ağır hasara neden oluyor. Bulutsuz havalarda yağmurların işi ne? kaç defa bir tebessüme göz kırp ve gülülcükle karşılık ver dedim, beceremedin kahkaha atmayı hala. Dönüşü olmayan bir geleceğe gidiyor olman seni ne denli mutlu ediyor bilemiyorum ama, ihtiyarladığını biliyorum suratı asık. Hala bir ‘ MERHABA‘ nın anlamını bilmiyor ve bir tanıdığına ya da her hangi birine merhaba diyemiyorsan selama değmezliğin yüzünde akislenir bunu bil. Kibirli duygu ve düşüncelerin varlığı daima akseder soluk bakışların en son uç noktasında bunu bil. Mutlu olmayı yalnız başına becerebileceğini sanma, tekil olmak eksidir daima. İronik fikirlerin bakışlarında daima huzursuzluk süzülür ve mat bir renk salgılar ten. Maddenin ruhu kaplayacağı bir hayattan sadece ‘ Beklentilerde Çoğalırsın ‘ her şey akarsın, uzun ince amansız geçitlerden sonra mutlak tıkanır ve taşarsın buna ‘ kendi gözyaşlarında boğulmak ‘denir. Ağlamanın, sızlamanın hiç bir yarar sağlamadığı an, bu an. Değerlerin önemi sende bir ‘ hiç ‘ kadar çok oysa; ederin bir hiç kadar yok.
- Kişisel makaleler
- Aile bağları
- Aklımdan geçenler
- Resim galerileri
- Anlamlı resimler
- İslam Dini
- Bayramlar
- Deneme Yazıları
- Biyografi
- Gazeteci
- Hayat üzerine
- Doğa ve Yaşam
- Hayvanlar
- İlginç resimler
- Sağlık
- insan vücudu
- Sanatçı Haberleri
- Kaybettiklerimiz!
- internet hizmetleri
- Resimli anlatım
- Şair
- Sevdiğim şeyler
- Sevgi ve Ask Dünyası
- Yazar
yüzündeki aksiliği, gönlündeki derdi ve aklındaki kötülükleri hep hayata bağlayan sen, her sabah gülümseyecek onlarca şey dururken aynaya surat asmak niye. Merhaba demek yeni güne ve güzel insanlara neden bu kadar zor senin için. sadece devrin yorgunumusun yoksa sen zaten böyle birimiydin.
durma öyle, çık dışarı 3 kişiye selam ver, sonra gördüğün bir çocuğa gülümse, sevdiğine bir çiçek al, kardeşine anlamsız bir mesaj at, 2 fıkra dinle ama onları da en 4 kişiye anlat, kendine marketten bir elma al, kazağına silip ısırarak ye,
ne diyeyim dostum,
durma,
yaşa işte