YANILMIYORUM DEĞİL Mİ ?..
Yanılmıyorum değil mi ?
varlığın vardı değil mi bir zamanlar yanımda
olmalı ki,,,,senden gelıyor bu cesaretim.olmasaydın yazamazdım bu kadar derin,
hiç bir intihar girişimimde olmazdı, sabah ayazlarında
oturup seni düşündüğüm bu koltuk bu kadar eskimezdi,,
olmazdı fincanımda hep cıkmayan...
Özledim
Bakma sen;özledim ben seni,birbirimizi özlemeyi..Çok özledim ne dediklerini aldırmayışımızı..Özlüyorum bakmıyormuş gibi yapışların,utanınca kızaran suratını.Karşında yemek yemem için ısrar ettiğin günleri degil sadece,senide geri istiyorum.Bunları okurken gerçekten özlediğimide anla istiyorum mesela.Sensiz kuramadığım hayallerimi özledim..Yanındayken bile...
Sıkıştırılmış An……
Hiç bir izin yok, ne arsız alaycı gülüşün
Nede bana sövüşün,
İyi şeyler olmadı olamadı aramızda...
Geç kalınmışlıkların öfkesi ağ attı
Sardı, sarmaladı, iyi güzel ne varsa hırpaladı.
Secdeye kapanır gibi her gün bir kere,
Bakıyorum resmine uzuncaa...
Kimi zaman mavi...
,,,,, SENİ YAZMAK İÇİN ””””
Seni yazmak için iyi bir bilek kuvvetli bir de yürek lazım.
Olabildiğince kafiye olmamalı uyum barındırmamalı ki,
Seni tam olarak ifade edebilsin.
Aslına bakarsan, pervasız sözcükler çokça barındırmalı
En az senin ka...dar kırıcı olmalı kelimeler.
Titreyen yüreğimin, çığlıklarıda yansımalı
Tarafsız...
Sadece Sevmiştik!
Küçük kırmızı parlak ayakkabılarım, o zamanların en meşhuru olan Ninja kaplumbağa şeklindeki yeşil suluğum, beslenmemde en sevdiğim çikolatam (ekmeğe sürdüklerimizden), annemin büyük hevesle ördüğü yakam, beyaz çoraplarım ve annemin her gün kaybettiğim için almaktan...
Yalnız Kalmaktan Korkmuyorum da, Ya Canım Ellerini Tutmak İsterse?
Bir sabah uyandığında, yatmadan önce bir bardak zehir içmiş gibi bir tat ile uyanacağını biliyordum. Korktuğumun başıma geldiği bir sabaha uyanmıştım. Cam gibi parlıyordu güneş, bir Mart gününde ama rüzgâr; çok yükseklerde karşı konulmaz...
Saat (“O”)nu TEK Gösteriyor
Telefonumun alarmı, saatin 07.00 olduğunu haber vermeden uyanmıştım bugün. Yatağın içinde sağa sola dönerek, aklımca ona biraz daha zaman kazandıracaktım. Son günlerde, beş dakika daha uyuyabilmek için benimle pazarlık ediyor. Kıyamıyor insan, fakat uyanması...
“(A)bartılı, (Ş)atafatlı (K)örlük”
Aşka dair yazmayı bırakacağım. Çiçeği, böceği belki denizi gücendirdim ama bu kez kararlıyım; ne kadar gerçek olduğunu bile bilmediğim, “abartı” kelimesinin “a” sı ile başlayan aşkı, artık cümle içinde kullanıp, her yazıya konu...
Koyu “Sen”
Gökyüzü lacivert sevgili… Az önce toprak, milyonlarca su damlasını içine çekerek doydu ve bu doygunluğundan aldığı hazzı; mis gibi bir kokuyla püskürttü yeryüzüne…
Nasibini alırken toprak yağmurdan, sana doymayı diledim ben de. Yüreğime...
Bir Dilim “Aşk”
Boş bir kâseyi tıka basa aşkla doldurarak yaptık en büyük hatayı. Anlayıştan, hoşgörüden, huzurdan, sadakat ve güvenden bihaber yavaş yavaş karıştırdık hayatlarımızı. Eksik bir şey var mıdır diye düşünmeden pişirip, kalbe indirdik. Nefis bir...
HESTİA
Açarak gözlerimi odamın kapı kenarında duran elektrikli ısıtıcıya baktım. Yatağımın kenarında duran kumandayı halının üstünde buldum. Sanırım ben uyurken yere düşmüş. Yataktan kalkıp gerinerek ufoya zar zor uzandım. Ayağıma kramp...
Ne Tuhaf; Bir Ömür Gerçek Sevgili’yi Aramakla Geçiyor
"Gerçek aşkı hiç tatmadım", "Gerçek aşk gün be gün inancımı yitirdiğim bir şey" gibi sözler işitiriz insanlardan, “Gerçek aşkı buldum” diyen insan bile bir süre sonra onun da diğer tüm aşklar gibi geçici ve...
“An Kaybından Ölen Zam(an)”
Kâinatı karaya boyayan bir şey görürsem; kimsenin senden haberdar olmadığına şahit olur, onları hiç bilinmeyen yerlerde seni sorarken yakalarsam kesmez miyim ümidimi her şeyden? Zoruma gitmez mi senin ört...
Aşığım, Öyleyse Vurun
Sen bilmezsin…
Ben ne aptalım.
Gökte uçanlara inat emekliyorum, ne bir adım atabiliyor, ne de geri dönüyorum.
Sevdan sızlattı…
Sevdan ağlattı.
Yıktı, yaktı ruhumun en kuytularını…
Aşk üstünde aşk kalmadı…
Sevda bu olsa gerek,
Bak ben yeni anlıyorum...
Aşka geç kalmışlığımla yollara...
İki Tekerlek
Hastaydım, hasta olduğumu ilk öğrendiğimde girdim bunalımın son can çekişlerini yaşıyorum şimdi.Düzelmesi gereken psikolojim, iyiden iyiye bozulmuştu . Onca ilacın yanına birde antidepresanlarda eklenmiş, sabaha ilaç sayılarının azalması için uyanan bir adam haline gelmiştim...
DEVRİLEN YILLAR MUCİZESİ !!!
Bu gece yine nöbetteydim.Hasta odalarının yorgun kapıları yarı yarıya kapanmış;bana kala kala uzun hastane koridorları her an çalacak diye ürktüğüm telefon, biraz yazımı ertelenmiş dosya ve gece verilecek olan ilaç bardakları kalmıştı.Mesleğimin, henüz yedinci yılında...
AYVA ÇEKİRDEKLERİ…
Hayır git, git ve dönme; dedim.Kapıyı en çirkin görüntüsüyle kapattım.Çıkmıştı gitmişti hayatımdan,bu kaçıncı gidişti arsızca dönüşlerle son bulan.Anlıyorum seni; diyordu. Her dönüşte, anlıyor sanıyordum; bende oysa beş duyu organı kadar anlıyordu beni.BEŞ DUYUNUN ÖTESİ İSE...
Aşk-ı İksir
Aşk yüzyıllardır hep anlatılır ;kah leyla ile mecnun kah mevlana ile şemş kah da allah aşkı.
Acaba bu üç harften ibaret aşk nedir ? ve gerçekten var mıdır?Aşk bağlanma, örümceğin ağını sarması gibi bütün bedeni...
Cennet sevmeyi bilenlerindir..
Dünyada da ahirette de cennet sevmeyi bilenlerindir... Seven çok; ama sevmeyi bilen az. Hele bu devirde sevgi enflasyonu yaşıyoruz. Sevginin adı var, kendi yok...
“ Bostan ve Gülistan” kitabının yazarı Sadi Şirazi’nin "Cennet sevmeyi bilenlerindir."...
AFFEDİN SON ’15 DK’
Geç kaldım anne
Geç kaldım, özür dilerim diyecektim.
İlk defa asilik etmiyecektim.
Sabaha bıraktım; özürümü
Çekip yorganı üzerime
Aklımca duymadım sitemlerinizi
Duymak istemedim tekrarlanan azarları
Tanık olmak istemedim; babamın o yalvaran hiddetine
Kardeşlerimin, boynunu bükmesine
Bu gün büyüdüm anne karşınıza geçip
Kurgulayacağım bir...
Yaşama Ait Anlar
Sevgi var diye düşünüyorum. Ama yok. Ne bir arkadaşlık kalmış ne bir gerçek aşk ne de bir hayat.Kendi kendime vardır diyorum olmalı.
Ama demekle olmuyor ki! Bu hayatta görmedikçe sevgiyi, kardeşçe dostluğu; görmedikçe taştan duvarları...
Alacakaranlıktı Düşlerimiz
Hala kendimle bir uzlaşma yolu bulamadım… Ben ne kadar unutmak istiyorsam seni yüreğim de seni bir o kadar taşımak istiyor yarınlara... Her anında seni yaşatmak,her nefesinde senin kokunu solumak için can atıyor…Direniyor yerli yersiz...
Aşk Notlarım 1 – GÜNEŞ
Her sabah bulunduğum yerden seni izliyorum. Kalbini görebiliyorum. Kalbinde her sabah bir güneş doğuyor ve beni gölgeliyor. İnsanlar tarih boyunca beni övdüler, parlaklığıma taptılar, beni sevdiler, adıma öyküler, destanlar yazdılar. Ben milyonlarca yıllık Güneşim. Ama kalbindeki ışık kadar güzelini ne gördüm, ne de dünyaya ve insanlara öyle bir ışık verebildim. Lütfen, kalbinde yer aç bana ve orada parlamama izin ver.
Yüreğimin Kalemi
Kayıplar yine çoğaldı. Gidenleri geri getirmek zor. Yine zaman su gibi akmaya başladı bile. Kayıp vermeler artmışken. Sevda gemileri çoktan dibe vurmuş hırçın dalgalarda. Duydum umut kapısı yeni bahara saklamış kendini.
Kara gözlerimin beklentisi...
BİR MUM
BİR MUM...
Yürek can ve sevdası arasında can çekişe dururken; boşvermişlikler yerini gün batımındaki yarın ki acabalıklara sakladı.Cümlesine boğulmuştu yanlızlık. Yokluğunu karşı limandaki doğan güne ekledim.Gidenleri yarına ertelemek mi gerek hep.
Her yeni günün acısı dünden...
Tanımsız olan bir şeyi tanımlamaya çalışmak…
Tahmin etmişsinizdir belki. Başlığın ifade ettiği kimine göre bela kime göre her şey kimine göre yalan olan AŞK !!! Bana göre mi ? Ah bi bilsem... Gene de çabalayacağım buna, içimi dökmeliyim...
Atatürk ve geçirdiği hastalıklar.
Mustafa Kemal Atatürk aramızdan ayrılalı 72 sene geçti.Geçen bu süre zarfında ülkemiz ve milletimizin lehine bir çok gelişmeler kaydedildi.Bu önemli gelişmeler sayesinde hem ülkemizi ayakta tutmanın,hem milletimizi yüceltmenin, hem de Ulu Önder Atatürk’ün izinden...
Aşk bir tarikattır; tarikat ise hakikat.
Allah’a duyulan aşk ilahi aşktır. “ Yaradılanı severim, yaradandan ötürü”; cümlesi ilahi aşk-ı tanımlar niteliktedir.
Kişi yani yaradılan tarafından hakikatler önderliğinde nesnel bazda bir sevgi değil, aksine bütüne yani yaradana dair bir sevgi anlayışıdır.
Tarikat; tasavvuf...
…bitaneme…
Korkularım değil mi beni böyle yaralayan . Onlar değil mi mutluluğuma gölge olan.Hırpalanmam değilmidir ki bundan. Eminim hissettiklerimden ,yaşadıklarımın bana ait olduğundan.
Telaşım ne peki anlayamadım. Bir türlü isimlendiremedim. İçim titriyor yoksa sana her...
Hatırlıyor Musun Anne?
Hatırlıyor musun anne? Hani seninle hayvanat bahçesine gimiştik. Arslanı görünce çok korkmuştum. Hemen ağlamaya başlamıştım. Bana korkmamamı söylemiştin, kafesten çıkamazlar demiştin. Gözyaşlarımı al renkli mendilinle silmiştin. Çünkü ağlamama dayanamazdın.
İlk doğduğum günü anlatmıştın ya hani....