Bazı aşklar çabuk biter! Ya da adına aşk denilenler…
Aşkın tanımı nedir ki? Belki de olmayan bir şey uğruna tüm bu çektiğimiz acılar. Anlamaya çalışmak yoruyor bizi. Anlamayalım, bir şeyi de anlamayalım.
Hayat öyle bir muamma ki, bilemiyorsun karşına neler çıkaracağını. Göremiyorsun yarının senin için sürprizlerini. Herkes yaralı, herkesin kırılmış en azından bir kere yüreği bu hayatta.
Doğamızda var sevmek istiyoruz, sevilmek istiyoruz. Ama seçemiyoruz. O beni sevmesin diyemiyoruz, bunu sevmeliyim diyemiyoruz…
Akıl ve yürek çelişkiye düştüğünde belki de adına aşk diyoruz. İmkansızın adı belki de aşk… Öyle ya Mecnun’un Leyla’sına aşkı dillerde değil mi hala, Yusuf’un Züleyha’sı değil mi asırlardır unutulmayan… Aşk olacak mıydı zorluk olmasaydı?
Zıt kutupların birbirini çekmesi gibi belki de… Bize benzeyen değil de, alakasız durduğumuz biri daha çok ilgimizi çekmez mi genelde? Hayatı bizimkine benzemeyen biri…
Peki kavuşunca ne oluyor da bozuluyor bu büyü… Uğrunda her şeyi yapabileceğimiz, yaptığımız biri gün geliyor da nasıl vazgeçilebilen arasında yerini alıyor. Beklentilerimiz nedir ki?… Belki de bilsek zaten bunu soruyor olmazdık/ olmazdım kendime…
Aşkı yaşarken güzel, vazgeçerken ise yüreğinde açılan yara uzun süre kapanmıyor.